Orman Yangınlarıyla İlgili Yanlış Bilinen Bilgiler: Arıcılık

çiçeklerin üzerinde uçan arılar

İklim krizi, tüm ekosistemleri etkilerken, Türkiye’de görülen son yangınlarla birlikte çam balı üretimi ile bilinen Muğla’nın kızılçam ormanları ve bu ormanlarda yaşayan Anadolu bal arısı da dahil olmak üzere pek çok hayvan türünü tehlikede bırakıyor. Orman yangınlarının sebebi sorgulanırken arıcılar da göçer hayvancılığın ormana zarar verdiğinin düşünülmesi gibi orman yangınlarına sebep olan kişiler olarak görülebiliyor. Şamil Beştoy, Çevre ve Arı Koruma Derneği’nde (ÇARIK) ve ApiKoop’ta Yönetim Kurulu Başkanı olarak, bu sorunların üstesinden gelmek için çözümler sunmaya çalışıyor.

ÇARIK ve ApiKoop’un öncülüğünde arıcılar, doğayla uyumlu bir toplum ve sürdürülebilir arıcılık pratiği oluşturulması için çaba gösteriyor. Kuraklık ve iklim değişiklikleri, çam balı üretimini olumsuz yönde etkiliyor ve arıcıların geçimini tehdit ediyor. Doğal ekosistemlerin korunması da ormanları koruma çalışmalarında ilk yapılması gerekenler arasında yer alıyor. Çünkü yangınla mücadele yöntemleri geliştirmekten çok ekosisteme insan müdahalesini azaltmaya ihtiyacımız var.

Orman Ekosistemini İnsan Eliyle Değiştirdik

Kızılçam ekosistemi, ağaç kabuğunun yangına dirençli yapısı ve yangın sonrası tohumlarının sıcağa maruz kalınca patlayıp toprakla buluşarak yeni fidanlar oluşturması gibi adaptasyon özellikleriyle tanıyor. Ancak, 1960’lı yıllardan beri gerçekleşen ağaçlandırma çalışmaları, ekosistemin doğal yapısını bozuyor ve orman yangınlarına yatkın bir yapı oluşumuna neden oluyor. Yani orman ekosistemi insan eliyle değiştiriliyor ve yangınlara karşı daha savunmasız hale geliyor.

Ormandan uzaklaştırılan arıcılar ve orman köylüleri, yangın riskini artıran başka bir başka faktör. Bu karmaşık sorun yumağını çözmek için arıcılıktan tamamen vazgeçilmesi değil arıcılık yöntemlerinin iklim krizine dirençli hale getirilmesi ve doğal bitkilerin güçlendirilmesi gibi çeşitli uygulamalar önem kazanıyor.

Anadolu Bal Arısı Ekosisteme Katkı Sağlıyor

Muğla bölgesinde, yerel flora ile uyum içinde yaşayan Anadolu bal arısının önemli bir görevi var; çam balı üretimi. Anadolu, çeşitli salgı balları bakımından zengin bir bölge olma özelliğini taşıyor ve Basra böceğinin beslendiği bu bölgede, arılar böcek salgılarından çam balı üretiyor. Arılar, ekosistem içindeki tozlaştırıcı rolüyle meyve ağaçlarından, birçok bitkinin üremesine kadar geniş bir yelpazede orman ekosisteminin korunmasına katkıda bulunuyor.

Arıcılık Yeniden Değerlendirilmeli

İklim krizinin ve insan etkileşiminin ortaya çıkardığı problemler, arıcıların sadece bal üretimi yapmakla kalmayıp, çevreleriyle uyum içinde yaşamalarını ve doğal kaynakları korumalarını zorunlu kılıyor. Bu nedenle arıcılık, göçer hayvancılık gibi doğal ekosistemlerin önemli unsurları olarak yeniden değerlendirilmeli ve et ve süt üretiminden daha geniş bir perspektifte ele alınması gerekiyor.

Şamil ve ÇARIK’ın liderliğinde, arıcılar ve orman köylüleri, kızılçam ormanlarını ve ekosistemlerini koruma ve sürdürülebilir bir geleceği destekleme konusunda önemli adımlar atıyorlar. Orman yangınları ve iklim değişiklikleri gibi zorluklarla mücadele edilirken, aynı zamanda toplumu bilinçlendirmek ve geleneksel bilgileri modern yöntemlerle birleştirmek gerekiyor.

Şamil ve onun gibi çevreci liderlerin çalışmaları, sadece arıcılık ve orman yönetimi açısından değil, ekosistemlerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından da büyük bir önem taşıyor. Bizler de bireyler olarak doğru bilgiye ulaşmanın ve geleneksel bilgilere saygı göstermenin yanında, çevre dostu ve sürdürülebilir yaşam tarzlarını destekleyebiliriz. Her birimizin bu konuda atacağı ufak adımlar gezegenimizin geleceği için büyük bir fark yaratabilir.

Bu yazı Yangına Dirençli Üretim Modelleri Projesi kapsamında 29 Kasım 2023 tarihinde Oğuzhan Çoban ve Şamil Beşoy’un katılımıyla gerçekleştirilen webinar baz alınarak hazırlanmıştır. Webinar’ın tamamını buradan izleyebilirsiniz.

Yorum bırakın